Tarım, Turizim'den sonra Ticaret faliyetlerilye kentin
önemli can damarı haline gelen OSB'yi dünü ve bugünü ile masaya yatırdık. OSİAD
Başkanı Can Hakan Karaca, OSB’yi anlattı.
Antalya-Burdur karayolu üzerinde 1976 yılında kurulan ve
Organize Sanayi Bölgesi (AOSB), 32 yılda üretimini 1 buçuk milyar dolara çıkararak
dev bir lokomotife dönüştü.
Tam kapasite ile çalışmayan OSB'de bir çok sektörden çeşitli
dallarda üretim yapılıyor. OSİAD Başkanı Can Hakan Karaca, OSB7yi şu çümlelerle
"turizm gibi spekülasyondan, tarım gibi selden havadan etkilenmeyen
Antalya’nın geleceği için en önemli kaynak" olarak özetliyor.
Organize Sanayici İş Adamları Derneği (OSİAD) Başkanı ile
yaptığımız samimi sohbette, faaliyet gösteren firmalara geçmeden önce Organize
Sanayi’yi ele aldık. Bünyesinde 144 fabrika olan OSB'yi önümüzdeki günlerde tek
tek ele alaçağız.
ESKİ SANAYİCİLER NEDEN İŞİN UCUNDAN TUTMUYOR?
OSİAD’ın başındaki isimsiniz. Organize Sanayi, sizce kendini
yeterince anlatabiliyor mu?
İşin bana kadar düşmüş olması üzüyor beni. Bir Hüseyin
Çalık’ın işin ucundan tutmasında büyük faydalar vardı. AGT’den Ahmet amcanın ön
ayak olmasında büyük faydalar vardı. Bir Adopen’in sanayiciliğe bakışı,
deneyimini katması. Yörükoğlu’nun bu işlere el atması gerekirdi. Bu kadar
deneyimli sanayicilerin OSİAD’a katkısı çok büyük olurdu. Büyük sanayiciler
bizim doğayenimiz.
Eski sanayiciler diye saydığınız isimler neden yok bu işin
içinde?
Sosyal derneklerde görev almak başka bir görgü ve kültür.
Ben birkaç dernekte başkanlık yaptım ve 7-8 dernekte de yönetim kurulunda
bulundum. O ilk nesillerin hiç birisi derneklere bizim kadar yakın olmadılar.
Biz şimdi insanlara rica ediyoruz gel konuş toplum içinde kendini anlat diye.
Ama ben konuşmayayım başkası konuşsun diyorlar. Toplum içinde konuşmaya
alışmamışlar fakat, işlerinde çok başarılılar. Benim derneklerde görev alma
fırsatım oldu ama herkesin öyle bir fırsatı olmayabiliyor.
PROJELER
Görev süreciniz boyunca bir çok projeye imza attınız ve
atmaktasınız. Bu çalışmalar ne durumda?
İlk başta birbirini tanımayan sanayici kalmaması için
çalışmaya başladık. Güngör abinin döneminde başladı aslında bu uygulama. Her
sabah kahvaltıda, her akşam yemekte bir araya gelerek insanları birbiriyle
tanıştırmaya başladık. Yayınladığımız kitapta sanayici iş adamlarının yapı
olarakta, karekter olarakta birbirlerini tanımalarını sağladık. Bu beraberlik
organize sanayicilerin kendi aralarındaki ticareti geliştirdi. Bu sayede herkes
birbirinin tezgahına iş verir oldu.
Organize Sanayi Bölgesi için başlatılan bir sosyal tesis
projesi var. Bu proje şuan hangi aşamada?
Bir idari bina, bir kreş, konukları ağırlamak için bir otel
ve bütün firmaların kendini tanıtabileceği ve sürekli olarak açık kalacak bir
sergi alanı planlanıyor. Bunları sektör sektör sergileyeceğiz. Bir müşteri
geldiği zaman bütün bilgilere buradan ulaşabilecek. Gelen müşteri otelde
konaklayacak, yemeğini yiyecek sporunu yapacak. Sergi alanını gezecek. Burada
toplantılarını yapacak ve bütün ihtiyaçlarını alıp gidecek.
Proje ne zaman hayata geçiyor?
İdari binasının, sergi alanını ve kreşin ihaleleri yapıldı.
Otel ve sosyal tesisin de projeleri çizim aşamasında. Daha biz yönetime
gelmeden şuanki yönetim bizi içine aldı. Hep birlikte oturup çalıştık. Önemli
olan proje üretmek dediler. Bu ATSO’nun olgunluğunu gösteriyor. Şuan organizede
anket yapıyoruz. Şuandaki idari blok yıkılıyor. Yerine de bu tesis inşa
edilecek.
“ÇATIR ÇATIR BÜYÜYORUZ”
Organize Sanayi’den Antalya’nın beklentisi nedir?
Bizden bütün Antalya’nın 3 tane beklentisi var: Organize
sanayinin üretimden satışı, ihracatı ve istihdam.
Bu rakamlar şuan ne durumda?
Geçtiğimiz yılda üretimden satışı 1 buçuk milyar doları
buldu. 10 bin istihdamla ciddi bir iş kapısı. Organize Sanayi, bir bu kadar
daha tesis eklenecek kapasiteye sahip. 250 tane parsel tahsis edildi. Ama bu
kadar çalışan fabrikamız yok. Bizim istediğimiz bu parsellerin hepsinde çalışan
fabrika olması. 350 milyon dolar civarında bir ihracatımız var. En güçlü
ihracaat tarım falan değil. Biz çatır çatır büyüyoruz.
“TAHSİS EDİLEN ARAZİLER ÇALIŞTIRILSIN”
Antalya Organize Sanayiyi değerlendirecek olursak diğer
organizelere göre ne durumda?
Bizim amacımız burayı 365 gün çalışabilir kapasiteye
çıkarmak. Organizenin tahsis edilmiş alanları da fabrikalaşıp çalışmaya
başladığında iki misli bir kapasiteye çıkılmış olacak. Bursa’da bulunan
Demirtaş Organize sanayi Bölgesi’nde arazinin metrekaresi 280 euro. Burada ise
30 dolar. Oradaki fabrikaların hepsi çok yüksek kapasiteyle çalışıyor. Satılık
bir metrekare yer bulamazsınız.
Antalya’da şuanki çalışma kapasitesi nedir?
Antalya yarı kapasitesinde tek vardiya çalışıyor. Bu
kapasitenin arttırılması için tahsisi yapılan arazilerde fabrikaların kurulup,
bir an önce bütün fabrikaların çalıştırılmaya başlaması lazım. Madem tahsis
edildi bu arazi, çalıştırmak lazım. Tahsis edilipte çalıştırılmayan yerleri de
sorgulamak lazım. Ben biraz geniş bakarak bunları söylüyorum. Kimseye hadi
fabrikanı 3 vardiya çalıştır diyemezsin.
“KARARI 30 YILDIR BEKLİYORDUK”
Geçtiğimiz günlerde Vali Altıparmak, artık OSİAD’dan da
sanayicilerin Mütevelli Heyetinde temsilcisinin olabileceğini söylemişti. Bu
konudaki görüşünüz nedir?
Bizim proje üretmemize izin verildikten sonra hangi görevde
olduğumuzun hiç bir önemi yok. Organize Sanayi’de yapılacak çok iş var.
Sanayicinin mütevelli heyetinde olma isteği doğal karşılanmalıdır. Yönetimde
artık bizimde temsil şanşımız olacak. Gerçek sanayi kavramına daha farklı bir
pencereden bakacağımız için daha iyi bir yönetim çıkacağını düşünüyorum. Bir
süre ATSO ile birlikte yöneteceğiz. Sanayicilerimiz işletme belgelerini alınca
artık komple sanayiciler yönetimi devralacak. Organize sanayicilerin yönetimde
temsil konusu 30 yıldır beklenen bir haberdi. Bu yaz gelmeden seçimler yapılıp
ATSO ile birlikte çalışmalarımıza başlayacağımızı umuyorum.
SANAYİ, TURİZM VE TARIMDAN ÖNEMLİ
Antalya ekonomisinin şuan neresindesiniz?
Antalya ekonomisinin şuanda yüzde 10’unu oluşturuyoruz.
Hedefimiz bunu yüzde 25’e çıkarmak. Neden yüzde 25 diyecek olursanız, ben
sanayiciyim ve kendime hiç küçük hedef koymam. Eğer hedefler gerçekleşirse
turizm gibi spekülasyondan etkilenmeyen, tarım gibi selden, felaketten
etkilenmeyen bir sektör gelişir.
Antalya, organizede neleri göz ardı ediyor? Neler Antalya’ya
yansımıyor?
En başta Antalya’da sanayinin niçin önemli olduğu
algılanmalı. Antalya sanayinin kendisine getireceği avantajların farkında
değil. İlk önce sanayisine sahip çıkmalı. Turizm ve tarım ince bir çizgide.
Antalya bunu görerek sanayisine sahip çıkarsa, kendi ekonomi geleceğini garanti
altına alacaktır.
Ayşe ÖZER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder